(Hasankeyf-Dicle-El Rızk Cami-Batman-On Gözlü Köprü-Keçi Burcu -Cahit Sıtkı Tarancı Evi-Ulu Cami-Atatürk Barajı)
İstanbul Havalimanından 07.25 THY İstanbul – Diyarbakır uçuşu ile turumuza başlıyoruz. Diyarbakır Havalimanında bizleri bekleyen aracımızla buluşarak İlk durağımız Diyarbakır Surlarına hareket ediyoruz. Urfa Kapıyı, Mardin Kapıyı görüp Keçi Burcuna çıkıyor ve Dicle’yi seyrediyoruz. Otobüsümüzle On Gözlü Köprüye geliyoruz. Hıdırellezlerde yöre insanları beze dilek yazıp bu köprüden Dicle’ye atarlarmış. On Gözlü Köprüde vereceğimiz kısa fotoğraf molası sonrasında İslamiyet’in beş Harem-i Şerifinden birisi olarak kabul edilen Mor Thoma Kilisesinin çevrilmesiyle yapılmış Ulu Cami’ye gideceğiz. Ulu Camii gezisi sonrası “Yaş 35 ve Haydi Abbas” şiirlerinin yazarı Cahit Sıtkı Tarancı’nın Doğduğu Eve gideceğiz ve Dört Mevsim Odalarını görüp Diyarbakır’dan ayrılıyor ve hikayesiyle türkülere konu olan Malabadi Köprüsüne doğru yola çıkıyoruz. Burada vereceğimiz fotoğraf molası sonrasında antik çağın ilk yerleşim alanlarından biri olan Hasankeyf’e doğru yola çıkıyoruz. Dicle Nehri üzerine kurulan Ilısu Barajı nedeniyle sular altında şehri panoramik olarak görüp Midyat’ta bulunan konaklama otelimize doğru hareket ediyoruz.
(Midyat-Mor Gabriel (Deyr-Ul Umur) Manastırı-Konuk Evi-Telkâri Ve Gümüş Atölyesi-Beyazsu-Dara Antik Kenti)
Otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltı sonrası Bölgedeki Süryaniler için kutsal kabul edilen Mor Gabriel Manastırını ziyaret ediyor ve ardından Süryanilerin ilk yerleşim mekânlarından biri olan Tur Abdin Bölgesinin kalbi Midyat’a gidiyoruz. Sıla dizisinin de çekildiği Konuk Evi ziyaretimizi yapıyoruz. Burada yöresel Telkâri işlemecilerinde vereceğimiz serbest zamanın ardından Midyat’tan ayrılıyor ve İki ilçeyi birbirine bağlayan, Midyat’ın güneyinde kalan plato ve tepelerin eteğinden kaynağını alan Beyazsu Deresi’ne doğru hareket ediyoruz.
Beyazsu’da vereceğimiz kısa bir molanın ardından gezimize Dara Antik Kenti ile devam ediyoruz. Tarihte Yukarı Mezopotamya’nın en önemli yerleşim yerlerinden birisi olan Dara, İmparator Anastasius’un (491-518) girişimleriyle 505 yılında, Doğu Roma İmparatorluğu’nun doğu sınırını Sasanilere karşı korumak için askeri amaçlı bir garnizon kenti olarak kurulmuştur. Dara Antik Kenti gezisinden sonra Mardin’de bulunan otelimize doğru hareket ediyoruz
(Mardin-Kasımiye Medresesi - Ulu Camii – Abbaralar - Ptt Binası- Mezopotamya Ovası - Deyrulzafaran Manastırı- Sıra Gecesi)
Otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltı sonrası, Dinlerin ve Dillerin buluştuğu, Süryani’sinden Arabına birçok farklı kültür ve İnanç birleşimi olan Mardin, taş işçiliği ve kentsel dokusu ile ziyaretçilerini büyüleyen Eski Mardin’de gezimize öncelikle Ulu Camii’ye doğru yürüyüşümüzle başlıyoruz. Dar ve taş sokaklarda çarşıların arasından yapacağımız yürüyüşümüz Mardin’in en büyük Camisi olan Camii Kebir olarak geçen Ulu Camiyi veren bir şiir misali okunacak olan minaresinin anlatımını dinledikten sonra belediye temizlik işlerinin-eşekler ile yapıldığı evlerin altından geçerek yürüyüşümüze devam ediyoruz. Şehidiye medresesini ve Zinciriye Medresesini panoramik olarak görüp güzel bir tarihi konak yapısı olan PTT binasını gördükten sonra Mezopotamya Ovasına karşı yorgunluk çaylarımızı ve kahvelerimizi içiyoruz. Sonraki gezi noktamız olan Kasımiye Medresesi ile gezimize devam ediyoruz. Medresenin avlusunda rehberimizin anlatımları ile tekrardan büyüleneceksiniz. Sonrasında Mardin gezimizi burada bitirip, Bölgedeki Süryaniler için kutsal kabul edilen Deyrulzafaran Manastırını ziyaret ediyor ve Şanlıurfa’da bulunan otelimize doğru yola çıkıyoruz. Şanlıurfa’ya vardığımızda otelimize yerleşiyoruz. Dileyen misafirlerimizle Şanlıurfa’nın vazgeçilmezi Sıra Gecesine katılıyoruz. Sıra gecesinde yemeğimizi alıp, mırramızı içip şıllık tatlısını ve çiğ köfte yiyor eğlenceye tam hız devam ediyoruz. (Ekstra)
(Balıklı Göl - Gümrükhan - Harran – Göbeklitepe – Birecik -Halfeti Tekne Turu - Fırat Nehri - Rum Kale)
Otelimizde alacağımız açık büfe sabah kahvaltısı sonrasında, sabrın timsali Eyüp Peygamberin çile çektiği mağarayı ve makamındaki kuyuyu ziyaret ediyor ve sabır için, şifa için sulardan içiyoruz. Balıklı Gölü ziyaret ediyor ve sonrasında Gümrük Han’da vereceğimiz kahve molası sonrasında Dünya’da sadece 3 bölgede bulunan Konik Kubbeli Evleriyle koruma altına alınmış olan Harran’da; Ulu Cami Kalıntıları, Höyük, Şehir Surları, Kale, Geleneksel Harran Evlerini görüp bir tanesine misafir oluyoruz. Ardından Göbekli Tepe’ye hareket ediyoruz. Dünya da bilinen ilk tapınağı içerisinde bulunduran kentin cilalı taş devri yerleşimi olduğu ileri sürülmektedir. Göbekli Tepe’den ayrılıyor ve ardından Halfeti’ye doğru yolculuğumuza devam ediyoruz. Sular altında kalmış Halfeti de Fırat Nehrinin kenarında bizi bekleyen teknemiz ile güzel bir yolculuğa çıkıyoruz. Tekne turumuzda eski bir yerleşim birimi olan Rum Kale’nin kalıntılarını görme fırsatı bulacağız. Tekne turumuzu tamamlıyor ve Gaziantep’te bulunan otelimize doğru hareket ediyoruz.
(Gaziantep (Ayıntap) Kalesi-Naib Hamamı-Savaş Müzesi-Zeugma Mozaik Müzesi-Almacı Pazarı-Bakırcılar Çarşısı-Tahmis Kahvesi)
Otelimizde alacağımız açık büfe sabah kahvaltısı sonrasında, ilk gezi noktamız Birecik barajının suları altında kalan Zeugma kentinden çıkarılan mozaiklerin sergilendiği Zeugma Mozaik Müzesi geziyoruz ve Kurtuluş Savaşı sırasında kentin düşmana karşı direnişinin anlatıldığı tematik bir müze olan Savaş Müzesine gidiyoruz. Müze binasının altında bulunan mağara ve buradan şehrin farklı yönlerine açılan geçitlerin bulunduğu mağara sergi alanı; Antep'in koca bir orduya karşı koyuşunun sırrını, mermi toplayan çocuklar canlandırması, İmalat-ı Harbiye canlandırması, savaşta kadınlarımız canlandırması, Şehitlerin nakli ve Çello'nun Emine'si canlandırmasını gördükten sonra Zengin mutfağı ile ün yapmış Gaziantep yöresel lezzetlerini tatmadan olmaz diyerek öğle yemeği için mola veriyoruz. Meşhur Ali Nazik ve diğer kebapların tadına bakıyoruz. Gaziantep baklavasının da tadına bakıp alışveriş yaptıktan sonra günümüzde hala faal olan Naib Hamamının önünde durup 14 Şehitler Anıtını geziyor, Kale-i Füsun ya da Kefen Kalesi olarak adlandırılan Gaziantep (Ayıntap) Kalesini panoramik olarak görüp fotoğrafını çekip tarihi çarşılarda gezimize başlıyoruz. Bakırcılar Çarsısından geçerek Almacı Pazarını, Zincirli Bedesteni görüp Tahmis Kahvesi olarak anılan mekânda Sütlü Menengiç Kahvelerimizi içerek kısa bir mola ile dinleniyoruz. Doğu’nun en önemli el sanatı olan Sedef Kakma ve Tel Kırma işlemeciliğinin Anadolu’da kalan üç atölyesinden birisine ev sahipliği yapan Gaziantep’te sanatın tüm yapılış aşamalarını görerek alışveriş yapma sansı buluyoruz. Gaziantep’ten ayrılmak üzere Gaziantep Havalimanına doğru hareket ediyoruz. Gaziantep Havalimanından 20.25 THY Gaziantep – İstanbul uçuşu ile turumuzu sonlandırıyoruz. İstanbul Havalimanında bir sonraki gezilerimizde sizlerle tekrar görüşmek üzere vedalaşıyoruz.
https://katorihotel.com/
https://www.hilton.com/en/hotels/mqmgigi-hilton-garden-inn-mardin
1 gece Şanlıurfa’de 5* El Ruha Otel’de konaklama
https://www.hotelelruha.com/
https://shimallhotel.com/
Zorunlu seyahat sigortası
28 Mart 2025 Türk Hava Yolları TK 2602 IST-DİYARBAKIR KALKIŞ 07:35 VARIŞ 09:25
01 Nisan 2025 Türk Hava Yolları TK 2227 GAZİANTEP - IST KALKIŞ 20:25 VARIŞ 22:20